güzel söz

“Success usually comes to those who are too busy to be looking for it” -Henry David Thoreau

27 Nisan 2010 Salı

Çaba ve Şans

Şans faktörü hayatımızda ne kadar etkilidir? "İyi olmaktansa şanslı olmayı tercih ederim". Bu sözü, geçenlerde izlediğim bir filmin hemen başında ekranda belirmesiyle duydum. Filmin adı "Maç sayısı",Woody Allen filmi. Filmin hemen başındaki bu söz ilgimi çekti ve filmi izledim gerçekten iyi bir filmdi. Şans faktörü bence de çok önemli ama tabi çaba olmadan eksik kalır. Yüzde 50-50 şans ve çaba olarak görüyorum hayattaki başarı formülünü. Geçenlerde okuduğum bir gazete haberinde tam da bu söylediğim şans+çaba'nın birleşmesinde oluşan güzel bir başarı öyküsü vardı. DHL firmasında dünya çapında başarılı olmuş bir satış müdürünün,bulunduğu konuma nasıl geldiğiyle ilgili..İsmini hatırlamıyorum,bu kişi maddi imkansızlıklardan dolayı meslek lisesi ağaç işleri bölümünü bitirip marangozluk yapmış,üniversiteyi kazansa bile gidemeyecek durumdaymış ailevi sebeplerden.18 ay askerliğini yapıp daha sonra asgari ücretle gümrük komisyoncusu yanında çalışmaya başlamış.Meraklı biriymiş,kendisinde daha çok potansiyel olduğunu düşünerek ingilizce kurslarına gitmiş ve 24 yaşındayken arkadaşlarının teşviği ve tabiri caizse gazıyla,Marmara üniversitesi ingilizce bölümünü kazanmış..Çalıştığı yere üniversitede okumak için işten ayrılmak zorunda olduğunu söylemiş fakat güvenilir ve sevilen bir insanmış ki,patronu onun ders programına göre uygun bir çalışma düzeni çıkarmış.Böylece asgari ücretle hem okuyup hem çalışabilmiş bu kişi ve 29 yaşındayken bitirmiş okulu. Bir gün her zaman gittiği berberde bir sohbet esnasında,DHL insan kaynaklarından birinin de aynı berberin müşterisi olduğunu öğrenir ve CV bırakır. Berber de bunu ulaştırmış DHL'de çalışan müşterisine..2 ay sonra DHL'den arayıp çağrı merkezinde çalışmasını istemişler ama o satış istemiş.Sınavlarına girip çok başarılı olunca satış bölümünde işe başlamış ve ondan sonra da ayrıntısını bilmediğim hızlı bir yükseliş,yurtdışlarında daha da gelişmesi ve şu anda söz sahibi bir satış yöneticisi olma başarısını yakalamış. Burada tabii ki çaba çok önemli ama bu çabaların tümünü taçlandıran bir şans faktörü olmasaydı,buralara gelmesi zor olabilir miydi veya daha da gecikir miydi bilinmez. Ama adamın söylediği "devamlı gelişim içinde olmalıyız" lafı çok doğru. Boş zamanlarında ekonomist dergisinin ingilizce sesli halini dinliyormuş.Böylece hem ingilizcem gelişiyor hem de piyasayla ilgili bilgilerden haberdar oluyorum diyor.Bu tip başarı hikayeleri hoşuma gidiyor,bunu da beğendim ve paylaşmak istedim.
Şans her zaman yanımızda olsun.

6 Nisan 2010 Salı

Televizyonda IPTV dönemi

Televizyon izleme alışkanlığını tümüyle değiştirecek ve TV, bilgisayar, DVD/VOD ve telefonu tek bir platformda birleştiren IPTV tüm dünyada iletişim teknolojisinde yeni bir çağ açıyor.

IPTV altyapısının sağlayabildiği hizmetleri ise şöyle sıralayabiliriz;

-TV Yayını, isteğe bağlı içerik yayını (VoD, MoD),
-Kişisel içerik kaydı (nPVR),
-Canlı yayını durdurma (PLTV),
-Gecikmeli yayın izleme (TSTV, Catch-up TV, TVoD),
-İzle ve öde (PPV)

Bu gibi hizmetlerin yanı sıra, internet, oyun, sohbet, anında mesajlaşma, SMS, e-posta, çevrimiçi oylama gibi interaktif servisler, görüntülü iletişim (Video Konferans, Video Phone), içerik barındırma, reklam ekleme, kişiselleştirilmiş reklam ve ebeveyn kontrolü hizmetleri sağlanabiliyor.

2 Nisan 2010 Cuma

sevgilerde

Sevgileri yarınlara bıraktınız
Çekingen, tutuk, saygılı.
Bütün yakınlarınız
Sizi yanlış tanıdı.

Bitmeyen işler yüzünden
(Siz böyle olsun istemezdiniz)
Bir bakış bile yeterken anlatmaya herşeyi
Kalbinizi dolduran duygular
Kalbinizde kaldı
Siz geniş zamanlar umuyordunuz
Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek.
Yılların telaşlarda bu kadar çabuk
Geçeceği aklınıza gelmezdi.

Gizli bahçenizde
Açan çiçekler vardı,
Gecelerde ve yalnız.
Vermeye az buldunuz
Yahut vakit olmadı.

BEHÇET NECATİGİL